Gelenek ve deneyim, solunum kontrol tekniklerinin kullanımını teşvik eder ve
bilimsel çalışmalar giderek daha iyi
bir fikir olduğunu göstermektedir. Bunun bir istisnası PANİK BOZUKLUK HASTALARIDIR:
Çünkü, sık sık nefes almaya
odaklanmak, fiziksel durumları sürekli kontrol eden, doktor doktor dolaşan (kalp
krizi, felç, beyin kanaması, vs
gibi ) panik atak geçiren insanlar için iyi bir fikir değildir. Bu durumda,kalp
hızı, tansiyon, kas gerginliği veya
nefes alma gibi beden işlevlerine odaklanmış olan panik hastalarında gerçekten
paniği ve hastalık hastalığı tavrını
artırabilir. Çünkü bu hastalar zaten sürekli “şimdi ona dikkat ediyorum, nefesim
düzenli görünmüyor. Boğuluyor
muyum? Aniden kalbim durursa ne olacak? Ya nefes almayı uykuda unutursam? ”
düşüncelerle beden işlevlerini sürekli
kontrol etmektedirler.
Panik Hastalarında Nefes Alma Teknikleri Bir Terapist Gözetiminde Test Edilmeli ve
Uygulanmalıdır!
Panikte biraz daha nefes yavaşlatılmalıdır. Mesela, her aldığı nefesi 10 saniyeye
kadar içinde tutma gibi. Böylece farkında olmadan hızlı nefes alma ve vermeyle
(hiperventilasyon) vücuda fazlasıyla giren oksijen ve fazla atılan karbondioksit
sonucu oluşan kanın solunumsal alkaloz durumu yeniden restore edilebilir.
Bu fenomen, endişeli hastaları doğrudan duygularıyla yüzleşmeleri için eğitmek için
davranışsal terapi seanslarında kullanılır.
Ayrıca terapiler sırasında panik hastalarına uzman eşliğinde kasıtlı olarak
hiperventilasyon yaptırılarak, hastalarda yapay olarak panik belirtileri
çıkartılabilir ve böylece hastalar paniği daha iyi tanır ve yenme konusunda da
gerekli manipülasyonları öğrenmiş ve panikten korkulmaması gerektiğini kavramış
olurlar.
Tabii ki bunların bir uzman eşliğinde yapılması ve hastaya ve hatta yakınlarına
öğretilmesinde fayda vardır.